Bugüne kadar diğer beyin bölgelerine oranla göz ardı edilmiş bir bölge olan serebellum, beynin arka alt kısımlarında bulunan ve daha önceleri yalnızca hareketi kontrol etmekle sınırlı bir bölge sanılan aslında oldukça önemli bir beyin alanıdır. Özellikle de, hareketin de ötesinde karmaşık beyin fonksiyonlarını çalışan bilim insanları tarafından çoğunlukla da en son akla gelen kısımlardan biriydi.
Ancak Washington University Tıp Fakültesi araştırmacıları bunun bir hata olduğunu, 25 Ekim 2018`de Neuron’da yayımladıkları bir araştırmada serebellumun tüm yüksek beyin fonksiyonlarında payı olduğunu, yalnızca harekette değil, dikkat, karar verme, düşünme, detaylı düşünme, planlama yapma gibi işlevlerde rol sahibi olduğunu tespit ederek ortaya koydu.
Araştırmacılardan nörolog Nico Dosenbach, serebellum bölgesinin yüzde 80’inin kompleks işleri gerçekleştirmeye yönelik çalıştığını ve herkesin sandığının aksine yalnızca hareket ile ilgilenmediğini belirtiyor.
Serebellum zarar gördüğünde, hareket etmekte zorlandığımızı ve hareket sırasındaki dengemizi ve koordinasyonumuzu sağlamakta zorlandığımızı biliyoruz.
Dosenbach’ın başyazarlığını yaptığı mevcut araştırmada serebellumun hareketin kalitesini belirlediği kadar düşüncelerimizin kalite ve kontrolünden sorumlu ve düşüncelerimizi doğruluyor, mümkün olduğunca mükemmelleştiriyor ve pürüzlerinden arındırıyor.
Dosenbach, aynı üniversitenin sinirbilimcilerinin sırayla kendi beyinlerine manyetik rezonans görüntüleme (MRI) yaparak araştırmaları için kendi diledikleri şekilde net ve kaliteli beyin görüntüleri aldıkları Midnight Scan Club’ın da kurucu üyelerinden. Bu kulüpte yapılan çalışmaların özellikle de bireysel olarak fonksiyonel beyin bağlantılarında ortaya çıkan farklılıkları tespit etmekte oldukça yararlı olduğu belirtiliyor.
Postdoktora araştırmacısı Scott Marek aynı analizleri serebellum için de uygulamayı denedi. İyi bilinen kısımlardan biri olan serebral korteks (beynimizin üst katmanı) için görme, dikkat, duyular, dil ve hareketlerin kontrol edildiği alanların birbirleri ile nasıl bağlantılı olduğunu biliyoruz. Ancak serebellum bölgesinin nasıl organize olduğunu bilmiyorduk. Bunun sebeplerinden birisi de, beynin arka ve alt kısmına ait MR görüntülerinin görece düşük kaliteli olmasıydı.
Marek ve diğer araştırmacılar, Midnight Scan Club veri havuzunda var olan 10 saatten daha uzun sürelik 10 kişiye ait serebellum görüntülerini analiz etti.
Beyin kabuğunun bilinen ağ yapısından yola çıkan Marek, serebellum içindeki ağı tanılamayı başardı. Görme, duyma ve dokunma duyularına ait sinirlerin bulunmadığı serebellumun yalnızca yüzde 20’si hareketten sorumlu; ki bu da korteksteki hareketten sorumlu alanın yüzdesi ile büyük bir benzerlik gösteriyor. Kalan yüzde 80’lik kısım ise daha yüksek mertebe işlere ayrılmış durumda: dikkat, varsayım ve değer saptama, hayal kurma, karar verme, planlama yapma ve düşünüp hatırlama.
Bu araştırma ile serebellum ile ilgili algımız büyük oranda yalnızca hareket gibi motor kontrolü görevi olmasına karşılık, daha yüksek seviye bilişsel işlevler için çalıştığına doğru kaydı.
Bölgenin çalışma süresi ve zamanlaması üzerinden aktivitesi incelendiğinde, nörolojik devrelerin son adımı olarak görev aldığı anlaşıldı. Duyu sistemleri üzerinden alınan sinyaller, ara ağlarda işleniyor ve beyin kabuğundaki bu süreçten sonra serebellum nöronlarına iletiliyor. Son kalite kontrolün akabinde ise son işlemsel çıktı veya ‘algı’mız düyebileceğimiz sinirsel iletim uygulama için kabuğa geri iletiliyor.
Serebellum bölgesi zarar görmüş insanların koordinasyon bozuklukları yaşadığını bilinmekle beraber dengesiz yürüdüklerini, akıcı konuşamadıklarını ve yeme gibi motor görevlerde zorlandıkları da biliniyor.
Serebellum aynı zamanda alkole de oldukça duyarlı ve bu da alkol aldığımızda sendelememizin ve dengemizi kaybetmemizin nedenlerinden birisidir. Çünkü serebellum, alkol dolayısıyla etkilenen nöronlarının iyi çalışamaması dolayısıyla hareketi düzenleyen devrenin sonundaki kalite kontrolünü gerektiği gibi gerçekleştiremez hale gelir. Diğer bozulan yeti ve davranışlarımız için de aynı kalite kontrol mekanizması çöküşü sorumlu tutulabilir.
Yine bireysel sinir ağı analizleri yapan Marek, serebellum içinde beyin fonksiyonları büyük oranda benzerlik göstermesine karşılık herhangi iki bireyde küçük varyasyonların da varlığını ortaya koymayı başardı.
Şimdi ise serebellar ağlardaki bireysel küçük farkların; zeka, davranış, kişilik özellikleri, adaptasyon yeteneği ve psikiyatrik koşullardaki farklılıkları ne oranda ve nasıl ilişkili olabileceği araştırılıyor.
Kaynak:
Spatial and Temporal Organization of the Individual Human Cerebellum. Neuron. Oct. 25, 2018. https://doi.org/10.1016/j.neuron.2018.10.010Tamara Bhandari, Mind’s quality control center found in long-ignored brain area, 25 Ekim 2018, https://medicine.wustl.edu/news/minds-quality-control-center-found-in-long-ignored-brain-area/
Ancak Washington University Tıp Fakültesi araştırmacıları bunun bir hata olduğunu, 25 Ekim 2018`de Neuron’da yayımladıkları bir araştırmada serebellumun tüm yüksek beyin fonksiyonlarında payı olduğunu, yalnızca harekette değil, dikkat, karar verme, düşünme, detaylı düşünme, planlama yapma gibi işlevlerde rol sahibi olduğunu tespit ederek ortaya koydu.
Araştırmacılardan nörolog Nico Dosenbach, serebellum bölgesinin yüzde 80’inin kompleks işleri gerçekleştirmeye yönelik çalıştığını ve herkesin sandığının aksine yalnızca hareket ile ilgilenmediğini belirtiyor.
Serebellum zarar gördüğünde, hareket etmekte zorlandığımızı ve hareket sırasındaki dengemizi ve koordinasyonumuzu sağlamakta zorlandığımızı biliyoruz.
Dosenbach’ın başyazarlığını yaptığı mevcut araştırmada serebellumun hareketin kalitesini belirlediği kadar düşüncelerimizin kalite ve kontrolünden sorumlu ve düşüncelerimizi doğruluyor, mümkün olduğunca mükemmelleştiriyor ve pürüzlerinden arındırıyor.
Dosenbach, aynı üniversitenin sinirbilimcilerinin sırayla kendi beyinlerine manyetik rezonans görüntüleme (MRI) yaparak araştırmaları için kendi diledikleri şekilde net ve kaliteli beyin görüntüleri aldıkları Midnight Scan Club’ın da kurucu üyelerinden. Bu kulüpte yapılan çalışmaların özellikle de bireysel olarak fonksiyonel beyin bağlantılarında ortaya çıkan farklılıkları tespit etmekte oldukça yararlı olduğu belirtiliyor.
Postdoktora araştırmacısı Scott Marek aynı analizleri serebellum için de uygulamayı denedi. İyi bilinen kısımlardan biri olan serebral korteks (beynimizin üst katmanı) için görme, dikkat, duyular, dil ve hareketlerin kontrol edildiği alanların birbirleri ile nasıl bağlantılı olduğunu biliyoruz. Ancak serebellum bölgesinin nasıl organize olduğunu bilmiyorduk. Bunun sebeplerinden birisi de, beynin arka ve alt kısmına ait MR görüntülerinin görece düşük kaliteli olmasıydı.
Marek ve diğer araştırmacılar, Midnight Scan Club veri havuzunda var olan 10 saatten daha uzun sürelik 10 kişiye ait serebellum görüntülerini analiz etti.
Beyin kabuğunun bilinen ağ yapısından yola çıkan Marek, serebellum içindeki ağı tanılamayı başardı. Görme, duyma ve dokunma duyularına ait sinirlerin bulunmadığı serebellumun yalnızca yüzde 20’si hareketten sorumlu; ki bu da korteksteki hareketten sorumlu alanın yüzdesi ile büyük bir benzerlik gösteriyor. Kalan yüzde 80’lik kısım ise daha yüksek mertebe işlere ayrılmış durumda: dikkat, varsayım ve değer saptama, hayal kurma, karar verme, planlama yapma ve düşünüp hatırlama.
Bu araştırma ile serebellum ile ilgili algımız büyük oranda yalnızca hareket gibi motor kontrolü görevi olmasına karşılık, daha yüksek seviye bilişsel işlevler için çalıştığına doğru kaydı.
Bölgenin çalışma süresi ve zamanlaması üzerinden aktivitesi incelendiğinde, nörolojik devrelerin son adımı olarak görev aldığı anlaşıldı. Duyu sistemleri üzerinden alınan sinyaller, ara ağlarda işleniyor ve beyin kabuğundaki bu süreçten sonra serebellum nöronlarına iletiliyor. Son kalite kontrolün akabinde ise son işlemsel çıktı veya ‘algı’mız düyebileceğimiz sinirsel iletim uygulama için kabuğa geri iletiliyor.
Serebellum bölgesi zarar görmüş insanların koordinasyon bozuklukları yaşadığını bilinmekle beraber dengesiz yürüdüklerini, akıcı konuşamadıklarını ve yeme gibi motor görevlerde zorlandıkları da biliniyor.
Serebellum aynı zamanda alkole de oldukça duyarlı ve bu da alkol aldığımızda sendelememizin ve dengemizi kaybetmemizin nedenlerinden birisidir. Çünkü serebellum, alkol dolayısıyla etkilenen nöronlarının iyi çalışamaması dolayısıyla hareketi düzenleyen devrenin sonundaki kalite kontrolünü gerektiği gibi gerçekleştiremez hale gelir. Diğer bozulan yeti ve davranışlarımız için de aynı kalite kontrol mekanizması çöküşü sorumlu tutulabilir.
Yine bireysel sinir ağı analizleri yapan Marek, serebellum içinde beyin fonksiyonları büyük oranda benzerlik göstermesine karşılık herhangi iki bireyde küçük varyasyonların da varlığını ortaya koymayı başardı.
Şimdi ise serebellar ağlardaki bireysel küçük farkların; zeka, davranış, kişilik özellikleri, adaptasyon yeteneği ve psikiyatrik koşullardaki farklılıkları ne oranda ve nasıl ilişkili olabileceği araştırılıyor.
Kaynak:
Spatial and Temporal Organization of the Individual Human Cerebellum. Neuron. Oct. 25, 2018. https://doi.org/10.1016/j.neuron.2018.10.010Tamara Bhandari, Mind’s quality control center found in long-ignored brain area, 25 Ekim 2018, https://medicine.wustl.edu/news/minds-quality-control-center-found-in-long-ignored-brain-area/