İmparator kelebeklerinin, her yıl sonbaharda yaptıkları göçü nasıl başardıkları anlaşıldı. Bu uzun ömürlü kelebeklerin kalkıştıkları iş, beden gücü kadar başka beceriler de gerektiriyor. İmparator kelebekleri her yıl Kuzey Amerika’nın orta ve doğu bölgelerinden kalkarak, kışı geçirmek üzere Meksika’nın ortalarında küçük bir bölgeye gidiyorlar. Massachusetts Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Steven Reppert’in araştırma sonuçlarına göre, göç sırasında Güneş’in gökyüzündeki konumundan yararlandıkları bilinen imparator kelebeklerin, ek bir seyrüsefer aracı olarak beden saatlerini kullanıyorlar. Bu beden saatinin bir “ek” araç olması, aslında yanıltıcı bir tanımlama. Nedeni, bu saat şaşınca kelebeklerin yönlerinin de şaşması ve göçü tamamlayamamaları. Başka canlılarda da bulunan beden saatinin işleyişinde bazı genlerin rol oynadığı ve bunların gün içindeki ifade salınımlarının, saatin işleyişini sağlandığı biliniyor. Saat, fotoreseptör denen ışığa duyarlı bazı hücrelerce ışık-karanlık döngüsüne ayarlanıyor. Araştırmacılar, imparator kelebeklerinin beden saatlerinde de per adlı bir genin rol oynadığını belirlemişler. Yinelenen aydınlık-karanlık dönemleri yerine sürekli ışıklı olan bir ortam, bu genin etkinleşmesini sekteye uğratıyor. Reppert’le ekibi, daha sonra günlük aydınlık-karanlık döngüsünü bozarak bunun kelebekler üzerindeki etkilerini, içinde uçuş yönünü kaydeden video kamera ve bilgisayar bulunan bir uçuş simulatörü kullanarak gözlemişler. Laboratuvarda, sonbahar aydınlık-karanlık döngüsüne yakın bir ortamda (sabah 7’den akşam 7’ye kadar aydınlık) tutulduktan sonra “Güneş’e çıkarılan” kelebekler, güneybatıya, yani kışlayacakları Meksika’ya doğru yönelmişler. Daha önceki bir ışık döngüsüne (01:00–13:00) maruz bırakılan kelebeklerse güneydoğuya yönelmişler. Laboratuvarda sürekli ışığa maruz kalan kelebeklerse, zaman duyusunu yitirmiş olduklarından dğrudan Güneş’e yönelmişler.
Kaynak:Science, 23 Mayıs 2003