Newton, Cambridge'de, pencere panjurlarından birine çeyrek inçlik (0,63 cm) dairesel bir delik açarak, tek bir güneş ışığının odaya girmesini sağladı. Newton bu ışın için bir prizma tuttuğunda, karşıt duvarda çok renkli bir ışık yaması oluştuğu gördü.
Bu renkler, ayrılmış bir şekile kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, çivit mavisi ve mor ışık katmanları içeriyordu. Yukarıdan aşağıya doğru, bu yama 13.5 inç (33.65 santimetre), her renk ise 2.6 inç (6.6 santimetre) yüksekliğindeydi.
Newton, bu canlı renklerin güneş ışığının içinde saklandığını ve prizmanın renkleri farklı açılardan kırdığını keşfetti.
Newton bu keşiften yine de yüzde 100 emin değildi. Newton deneyi tam doğrulamak için, ikinci bir prizma aldı ve gökkuşağı benzeri ışık yamasını engelledi. Kırılan renkler yeni prizmaya girdiğinde, dairesel beyaz güneş ışını şeklinde yeniden bir araya geldiler. Sonuç olarak Newton Güneş ışığını gerçekten gökkuşağındaki tüm renklerini içerdiğini ve bunlar ışık kırılmasıyla ayrı ayrı ayrılabildiğini kesin olarak doğrulamış oldu.
Kaynak:https://science.howstuffworks.com/innovation/scientific-experiments/hypothesis.htm?
